Welcome to Our Website

Putin karşıtlığı ile bilinen ve şüpheli bir şekilde ölen Rus muhalifler

Rusya’da kaldığı cezaevinde hayatını kaybeden Aleksey Navalni, son yıllarda hayatını kaybeden Rus muhaliflerden sadece biri.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin 1999 yılında iktidara geldiğinden beri çok sayıda Rus muhalif şüpheli bir şekilde hayatını kaybetti.

Özellikle Rusya’nın Ukrayna’yı 2022 yılında işgal etmesinin ardından Rusya’nın politikalarını eleştiren ve ölen çok sayıda isim var.

Bunlardan biri 2022 yılının Aralık ayında Hindistan’da kaldığı otelde ölü bulunan Rus milyarder Pavel Antov.

Antov’un Ukrayna savaşını eleştiren bir WhatsApp durumu sosyal medyaya yansımış, Antov daha sonra savaşa karşı olduğu iddialarını reddetmişti.

Eylül 2022’de Rus petrol devi Lukoil’in Yönetim Kurulu Başkanı Ravil Maganov, Moskova’da bir hastanenin penceresinden düşerek hayatını kaybetti.

Maganov’un savaşa karşı olduğu biliniyordu.

Birmingham Üniversitesi’nden siyaset bilimci Prof. Stefan Wolff, yazdığı bir makalesinde, “Putin’in son 20 yıldır mesajı açık, muhalefete göz yumulmayacak, yoksa ölümcül sonuçları olur” ifadesini kullandı.

Wolff’a göre bu taktik çok etkili, çünkü Putin böylece muhalifleri susturduğu gibi içeriden gelecek olan bir güç savaşına karşı da ayakta kalmış oluyor.

Ancak Wolff bu durumun Putin’in yandaşlarına karşı güvensizliğinin ve paranoyasının da artmasına yol açtığı uyarısında bulunuyor.

Putin iktidara geldiğinden beri şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden bazı muhalifler şu şekilde:

Yevgeni Prigojin

Rus paralı asker grubu Wagner’in lideri Yevgeni Prigojin, Ağustos 2023’te bir uçak kazasında hayatını kaybetti.

Prigozhin’in özel jeti, 25 Ağustos’ta Moskova’nın kuzeybatısında düştü. Kaza sonrasında tüm yolcular öldü.

Haziran 2023’te Prigojin’in Putin’e karşı bir isyana liderlik etmesi, ölümünün şüpheli hale gelmesine yol açmıştı.

Prigojin, birliklerine Moskova’ya ilerleme emri vermişti.

Putin ise silahlı isyanını kınadığı Wagner’i “vatan hainliği” ile suçlamıştı.

İsyan, Belarus Cumhurbaşkanı Aleksander Lukaşenko’nun arabulucuğunda sona erdi ve Prigojin’e karşı tüm suçlamaların düşürüleceği açıklandı.

Prigojin, Putin’in önemli bir müttefikiydi; şirketi Wagner, Ukrayna savaşında kilit bir rol oynamıştı.

Ancak Prigojin, Rus ordusunu savaşçılarına karşı uyguladıkları çok sayıda politikadan ötürü eleştirdi.

Prigojin, Haziran ayında sadece 24 saat süren isyana liderlik ettiğinden sonra kamuoyu önünde çok az göründü.

Prigojin, Rusya-Afrika Zirvesi’nin yapıldığı 27 Temmuz’da St. Petersburg’da Afrikalı yetkililerle fotoğraflanmıştı.

Kremlin, kazadan sorumlu olduğuna dair iddiaları reddetti.

Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov, uçak düşürme iddialarının “tamamen yalan” olduğunu savundu.

Vladimir Golovlyov

Rusya’nın önde gelen muhalif milletvekillerinden olan Vladimir Golovlyov, 2002 yılında köpeğini Moskova sokaklarında gezdirirken vurularak öldürüldü.

1999 yılında iktidara gelen Putin’in başa geçmesini başta destekleyen Golovlyov, daha sonra Rus lider ile ayrı düşmüş ve Putin’i eleştirmeye başlamıştı.

İktidar tarafından Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra gerçekleştirilen özelleştirmeler sırasında zimmetine para geçirmekle suçlanmıştı.

Golovlyov’un cesedi kafasından vurulmuş bir halde ormanda bulunmuş, görgü tanıklarının kaçan iki kişiye işaret etmesi üzerine suikastın kiralık katiller tarafından gerçekleştirildiği üzerinde durulmuştu.

Sergey Yuşenkov

Golovlyov’un öldürülmesinin üzerinden bir yıl geçmeden aynı partiden olan milletvekili Sergey Yuşenkov, Moskova’daki evinin girişinde 17 Nisan 2003 tarihinde suikasta uğradı.

Golovlyov’un öldürülmeden önce eşbaşkanı olduğu ve muhalefet amacıyla kurulan Liberal Rusya Partisi’nin genel başkanıydı.

Yuşenkov, Çeçen militanların suçlandığı ve Eylül 1999’da gerçekleşen apartman saldırılarını soruşturan parlamento komitesinin başındaydı.

Bu saldırılar, Çeçen gruplara karşı savaşın başlatılmasına sebep olmuştu.

Yuşenkov ise saldırılan Rus gizli servisi tarafından düzenlendiğinden şüpheleniyordu.

Anna Politkovskaya

İnsan hakları ihlallerini haber yapan gazeteci Anna Politkovskaya, 7 Ekim 2006’da süpermarketten evine döndükten sonra Moskova’daki dairesinin önünde vurularak öldürüldü.

48 yaşındaki iki çocuk annesi Politkovskaya’nın öldürülmesi Batı’da büyük tepkiye neden oldu ve Rusya’da çalışan muhabirlere yönelik tehlikelere dikkati çekti.

Araştırmacı gazeteci Anna Politkovskaya, Rusya’nın Çeçenistan’daki insan hakları ihlallerine ilişkin haberleriyle uluslararası ün kazanmıştı.

Beş şüpheli uzun hapis cezalarına mahkum edilse de yıllardır süren soruşturmada, cinayeti kimin planladığı ve kimin talimat verdiği henüz bulunamadı.

2021 yılında dosya kapatıldı.

Boris Nemtsov

Muhalif politikacı Boris Nemtsov, Moskova’da Putin’in ofisinin çok yakınındaki bir binada 27 Şubat 2015’te öldürüldü.

Rusya’da liberal politikaları savunan eski başbakan yardımcısı ve sonrasının muhalif lideri Boris Nemtsov’un kızı Janna Nemtsova, babasının öldürülmesinin siyasi sorumlusunun Vladimir Putin olduğunu söylemişti.

“Babam, Putin’i eleştiren kişilerin en önde geleniydi. Rus muhalefetinin en güçlü ismiydi” diyen Janna Nemtsova, babasının öldürülmesinden sonra muhalefetin lidersiz kaldığını ve herkesin korku içinde olduğunu söyledi.

Nemtsov, 27 Şubat’ta kız arkadaşıyla yürürken Kremlin yakınında vurularak öldürülmüştü.

Putin cinayeti kınamış, katillerin bulunacağını taahhüt etmişti.

Nemtsov, Ukrayna’daki çatışmaların karşısında olması nedeniyle ölüm tehditleri aldığı için yetkililere başvuruda bulunmuştu.

Polis, Eylül ayında Nemtsov’un soruşturma açılması talebini geri çevirmişti.

Boris Nemtsov, Rusya’nın Ukrayna’daki çatışmalara askeri müdahalesini ortaya çıkaracağı tahmin edilen bir rapor hazırlıyordu.

2008 yılında Nemtsov, Putin’e karşı başkanlık yarışına girmeye çalışmış, daha sonra bundan vazgeçerek önde gelen muhaliflerden satranç şampiyonu Garry Kasparov ile bir parti kurmuştu.

Boris Nemtsov cinayetinde suçlanan iki zanlıdan birinin cinayet suçlamasını, baskı ve işkence altında kabul etmek zorunda kaldığı iddia edilmişti.

Aleksender Litvinenko

İngiliz yetkililer, eski bir KGB ajanı ve Putin’in muhalifi Aleksender Litvinenko’nun, 2006 yılında Londra’daki Millennium Hotel’de nadir ve güçlü bir radyoaktif izotop olan polonyum-210 karıştırılmış yeşil çay içtikten sonra 43 yaşında öldüğünü söyledi.

İngiliz soruşturması 2016’da Putin’in muhtemelen cinayete onay verdiği sonucuna vardı. Kremlin olayla ilgisi olduğu iddiasını reddetti.

Kıdemli bir İngiliz yargıç tarafından yürütülen soruşturma, cinayetin muhtemelen Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB) tarafından yönlendirilen bir operasyonun parçası olarak, eski ajanın KGB dönemindeki koruması Andrei Lugovoy ve bir diğer Rusya vatandaşı olan Dmitri Kovtun tarafından gerçekleştirildiğini ortaya çıkardı.

Litvinenko, zehirlenmesinden altı yıl önce Rusya’dan İngiltere’ye kaçmıştı.

Organize suçlar alanında uzmanlaşan FSB ajanı Litvinenko, 1998’de Rus oligark Boris Berezovsky’nin suikast sonucu öldürüldüğünü iddia etmiş ve Rus hükümetini suçlamıştı.

1999 ve 2000 yıllarında “görevi kötüye kullanmak” suçlamasıyla iki kez tutuklanıp serbest bırakılan Litvinenko, 2000 yılında İngiltere’ye iltica etmişti.

Aleksander Perepilichnyy

44 yaşındaki Rus, Kasım 2012’de koşuya çıktıktan sonra Londra dışındaki özel güvenlikli bir sitede bulunan lüks evinin yakınında ölü bulundu.

Alexander Perepilichnyy, Rusya’daki kara para aklama sistemine ilişkin İsviçre’de yürütülen bir soruşturmaya yardım ettikten sonra 2009 yılında İngiltere’ye sığındı. Ani ölümü, öldürülmüş olabileceği ihtimalini gündeme getirdi.

İngiliz polisi, nadir görülen bir zehirle öldürülmüş olabileceği şüphesine rağmen, cinayet ihtimalini dışladı.

Soruşturma öncesi duruşmada, midesinde sarı yasemin bitkisinden gelen nadir ve ölümcül bir zehrin izlerinin bulunduğu açıklandı.

Perepilichny, popüler bir Rus yemeği olan ve kuzukulağı içeren büyük bir kase çorba içmişti. Rusya ilgisi olduğu iddiasını reddetti.

Ölümden dönenler: Sergey Skripal ve kızı

Devlet sırlarını İngiliz istihbaratına aktaran eski bir Rus çifte ajan olan Sergey Skripal ve kızı Yulia, Mart 2018’de İngiltere’deki Salisbury kentindeki bir alışveriş merkezinin dışındaki bir bankta baygın halde bulunmuştu.

İkili durumları kritik halde hastaneye kaldırıldı ve İngiliz yetkililer, onların 1970’ler ve 1980’lerde Sovyet ordusu tarafından geliştirilen bir grup sinir gazı olan Noviçok ile zehirlendiklerini söyledi. Her ikisi de hayatta kaldı.

Rusya, zehirleme olayında rolü olduğu iddialarını reddetti ve İngiltere’nin Rusya karşıtı histeriyi kışkırttığını söyledi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir